Görüntüleme Tercihi Konu Görünümü | Tam Görünüm
Karşı Konulamaz / FAN HİKAYESİ


clock06-19-2013, 07:30 PM
Yorum: #1
Bu konu en son: 06-23-2013 tarihinde, saat: 01:26 PM düzenlenmiştir. Konuyu düzenleyen: pororoo
Benim bir fanfic sözüm vardı u.u Çeviricem falan diyordum ama bununla ilgili siteler var ve isteyen okuyor Big Grin Açıkçası biraz üşenmiş olabilirim de... Dedim elim kolum tutuyor. Niye çevirmeye uğraşıyım ki bi sürü okudum zaten biraz da ben yazıyım. İşte deyiş o deyiş. Karşınızda yeni fanficim *-* EXO'nun Çinli üyeleri de olduğundan isimleri değiştirme ihtiyacı duydum üzgünüm. Yazar olarak tek ricam "Aaaaaaaaaaa Kai offffff çok taş!!!" yapmamanız, sanırım bunu isteyebilirim değil mi? Smile

AFİŞ İÇİN aysegulutas'a TEŞEKKÜRLER!!
[Resim: cc37.jpg]

KARAKTERLER
[Resim: k4b.png]
Kim Min Ji: Seul’de yaşayan sıradan bir genç kız. Özel bir lisede burslu okuyor. Dersleri iyi, örnek öğrenci, sınıf başkanı. Başının belası 11 yaşında ikiz erkek kardeşleri var. Evden olabildiğince uzak olmak ve harçlığını çıkarabilmek için boş zamanını part time işleriyle doldurmuş.

[Resim: torv.png]
Lee Junsu: Busan’da teyzesi, kuzeni ve eniştesiyle yaşıyor. Ailesini 9 yaşında bir araba kazasında kaybetti ama kendi bu kazadan kurtularak Seul’den Busan’a taşındı ve teyzesiyle yaşamaya başladı. Basketbol oynamayı çok seviyor. Küçük yaşta bizzat babası basketbol öğretmiş. Babası matematik mühendisi ve annesi Kore Edebiyatı öğretmeniymiş bu yüzden matematik ve edebiyat derslerine her zaman ilgi duymuş ve başarılı olmuştur.

[Resim: ngf.png]
Lee Hyo Ri: Min Ji’nin en yakın arkadaşı. Min Ji’nin bu kadar güzel bir kızken erkeklerle çıkmayışını anlayamıyor.

[Resim: imagefxu.jpg]
Park Se Na: Min Ji ile aynı okulda. Okulun en popüler kızı. Amigo takımının başkanı.

[Resim: imageenam.jpg]
Baek Young Jae: Min Ji’nin okulundaki basketbol takımının kaptanı. Kibirli, okulun en popüler erkeği. 7 aydır Se Na ile çıkıyor ve ona çok değer veriyor.

[Resim: imageggr.jpg]
Lee Junho: Junsu’nun kuzeni. Basketbolu Junsu sayesinde öğrenmiş ve ona çok saygı duyuyor.

Birinci Bölüm
00.10.36
Sayaç ilerliyor. Son on saniye. Junsu etrafındaki tüm sesleri unutup potaya baktı. Tek bir ikilik bile maçı kazanmak için yeterdi.
00.08.28
Kuzeninin göz kırparak ona topu attığını gördü. Şov zamanıydı. Ona gelen topu alıp sürmeye başladı.
00.05.38
Liseler Arası Kore Basketbol Turnuvası final maçıydı. Junsu buralara gelebilmek için çok uğraşmıştı. Defans oyuncularını atlatmaya çalışıyordu ama karşısındaki çocuk buna izin verecek gibi değildi.

**

“Buraya kadar şansınızla gelmiş olabilirsiniz. Ama bundan sonrasına izin vermeyeceğim köylüler…” kendi kendine mırıldandı Young Jae. Okulları üç senedir şampiyon olmuştu, bugün de dördüncüsünü kazanmaya gelmişlerdi ve kaybetmeye hiç niyeti yoktu. Tam dört aydır bu turnuva için hazırlanıyordu. Bu maçı kaybedemezlerdi, hele de kendi okullarında asla! Amigo takımının olduğu yöne baktı. Park Se Na endişeli gözlerle maçı izliyordu. Onun için kazanmalıydı. Young Jae zengin bir ailenin ilgisiz kalmış çocuğuydu. Bu okula başladığında ilk defa Park Se Na ve diğer çocuklardan ilgi görmüştü. Bu zengin olduğu için miydi, yoksa basketbol takımının kaptanı olduğu için mi anlayamamıştı. Ama önemi yoktu. Sadece Se Na'nın ona ilgi göstermeye devam etmesini istiyordu.

**

Junsu karşısındaki çocuğun bir an düşüncelere daldığını gördü. Bu aradığı fırsattı. Küçük bir numarayla onu geçti. Sayaca baktı.
00.01.56
Sadece potaya konsantre oldu. Topun ellerinden çıkmasına izin verdi.
00.00.00
Kuzeninin "Şampiyon Busan kaplanları!!" dediğini duymuştu. Şaşkın gözlerle potadan geçen topun sekişini izledi.

**

Min Ji sonunda zili duyduğunda rahat bir nefes aldı. Çantasını toplamaya başlamıştı. Hyo Ri'nin yanına geldiğini görünce gülümsedi.
"Matematiğin uyku hapı etkisi yaptığını düşünüyorum."
"Hadi ama Min Ji, matematik olimpiyatlarında Kore ikincisi olan biri bunu söylememeli." dedi Hyo Ri. Arkadaşının ironik davranışlarına güldü ve çantasını toplamasına yardım etmeye başladı.
Hyo Ri ile her zamanki gibi otobüs durağına kadar yürümüşlerdi. Ama burada ayrılıyorlardı. Hyo Ri Gangnam'daki 3 katlı villasina gitmek üzere şoförünün yanına giderken Min Ji onun kendisini evine bırakma teklifini reddederek küçük mahallesine gitmek için otobüse biniyordu. Otobüs her zamankinin aksine onu çok bekletmemişti. En arka sıranın sağ köşesine geçti. Kafası sadece birkaç hafta sonra başlayacak sınavlarla çok meşguldü.
Not ortalaması B+'nın altına düşerse kazandığı burs giderdi. Ailesi bir balık restoranı işletiyordu ve Min Ji'den başka bakmaları gereken ikiz erkek çocukları da vardı. Bu kadar prestijli bir okula gitmesinin tek yolu bursunun devam etmesiyle mümkündü. Aslında uzun kahverengi saçları ve açık teniyle hiç de fena bir görünüşü yoktu. Ama hayatında erkeklerden daha önemli şeyler olduğunu düşünüyordu. Seul Üniversitesi'ni kazanmak gibi. Bu okuldaki çocuklar orayı kazanmasa da bir şekilde babalarının parasıyla geçinir giderlerdi. Ama Min Ji için öyle bir seçenek yoktu. Pencereden dışarıyı seyretmeye dalmışken inmesi gereken durağa geldiğini fark etti. Zorlu bir "Afedersiniz, afedersiniz" serüveninden sonra nihayet otobüsten inebilmişti. Ani bir kararla yönünü değiştirdi, eve gidip aptal ikizlerle uğraşmak yerine evlerine iki sokak uzaklıktaki halk kütüphanesinde daha iyi ders çalışabileceğini düşünmüştü. Kütüphaneye gitmek için yola koyuldu. Görevliye gülümseyerek içeri girdi. Artık hemen hemen her gün görüştükleri için yıllardır dost gibi olmuşlardı. Kendine pencereye yakın güzel bir masa buldu. Önce o gün işledikleri konuları gözden geçirdi ve sonra ödevlerini yapmaya başladı.

**

Young Jae'nin sinirinden yüzü kızarmıştı. ~Nasıl olur?! Nasıl kaybederiz?~ Takım arkadaşlarına bağırmaya başladı. Koç suskunluğunu koruyordu. Koç yıllardır kendini bu okulun basketbol takımına adamıştı. Asıl adını okulda bilen yok gibiydi. Herkes ona koç derdi. Tam bir yetenek avcısıydı. İyi basketbol oynayan çocukları hemen fark eder ve okul takımına alırdı. Disiplinli bir eğitmendi. Bugünkü maçın ardından suskun kalması takımı daha da korkutmuştu. Bu suskunluğunun yerine bağırıp çağırmasını tercih ederlerdi. Diğer taraftan Young Jae sinirlerine hakim olamıyordu, soyunma odasındaki dolabına sert bir yumruk geçirdi. Koç sonunda konuştu "Hıncını etrafından çıkarma! Senin de çok iyi oynadığını söyleyemeyiz. O son dakikada topu nasıl kaçırdığını anlayamıyorum Young Jae!! Ne düşünüyordun ha?! Sen bu takımın kaptanısın. Kendine çeki düzen ver yoksa-"
"Yoksa ne koç? Bu okulda benden iyi basketbol oynayan biri mi var? İyi. Eğer öyle biri bulursan onu kaptan yap."
"Merak etme evlat burda yoksa da getiririz."

**

Koç kararını daha ma. bitmeden vermişti. O cocukları takımına istiyordu ve şimdiye kadar istediği her basketbolcuyu takımına almıştı. Busan'da basit bir okul takımının onun takımını yenmesi değildi sorun. Asıl sorun o cocukların kendi takımında değil o basit okulun takımında olmalarıydı. Yakın arkadaşı olan okul müdürünü aradı. Müdürün onayını alması çok uzun sürmemişti. Faks makinesinin yanına gitti.

Busan Kyungbok Lisesi Müdürlüğüne
Ben Seul Solution Academy beden eğitimi öğretmeni ve okulun basketbol antrenörü David Lee. Okulunuzun bazı gençlerini %100 spor bursuyla Solution Academy'de okutmaktan mutluluk duyarız. Seul'e ulaşım masrafları dahil her şey tarafımızdan karşılanacaktir. Üç gün içinde cevabınızı bekliyoruz.

Faks makinesinin tuşuna bastı. Az önce yaptığı şey onu keyiflendirmişti. Anahtarını aldı, ofisinin kapısını kilitlemek üzere dışarı çıktı. Mesai bitimi arabasına doğru yürürken ıslık çalıyordu. Daha Seul'deki maclarından yeni çıkmış Busanlı genclerin Busan'a vardıklarında karşılaşacakları şeye ne tepki vereceklerini düşünerek sırıttı.

**

"Hey! Hala ne düşünüyorsun? Böyle yapacağını bilseydim hiç davet etmezdim Young Jae. Ortamı mahvediyorsun."
Young Jae, Se Na'ya bakıp gülümsedi. Ona asla kızamazdı. Koçun söyledikleri yüzünden kafası karışsa da Se Na bir arkadaşnın doğum gününü kutlayacaklarını söylediğinde geri çevirememisti. Onun da gününü mahvedemezdi. Gülümseyerek "Dans etmek ister misin?" dedi. Se Na neseyle ayaga kalktı. Okulun en yakışıklı ve popüler cocuğunun sevgilisiydi. Daha ne isteyebilirdi ki?

**

Junsu, Junho takımın kutlama partisine gelmesi icin ısrarlarını reddederek onların kendi yerine de kutlamasını soyledi.
"Merak etme Junho 21.15'teki otobüse yetişeceğim." dedi. Bu "Zengin Zuppeler Akademi"sinden çıkarak yürümeye başladı. Seul sokaklarında gezmeyi özlemişti. Babası küçükkken onu her haftasonu farklı bir yere götürürdü. Mağazalardan birkaç bir şey aldı, Busan'da bu kadar cok spor mağazası yoktu. Fast food dükkanında bir seyler atıştırdı. Günün büyük bir kısmını eskiden babasıyla gittiği yerlere giderek geçirmisti.Parklar, eski okulu ve eskiden oturdukları geleneksel Kore evine gitti. Telefonunun saatine göz attı. Zamanın nasıl geçtiğini anlayamamıştı. Artık terminale gitmek icin bineceği otobüsü aramaya başlasa iyi olacaktı.

**

Saatine bakan Min Ji telaşla defterlerini toplamaya başladı. Ne zaman saat 20.30 olmuştu? Annesi onu öldürecekti.
Kütüphanedeki insanların bakışlarına aldırmadan koşmaya başladı. Kütüphane görevlisine bu sefer selam vermemişti. Her zaman yürüdüğü yol yerine kestirme olacağını düşündüğü bir ara sokağa girdi. Daha yolunu yarılamamıştı ki bir ses duydu. Arkasını döndüğünde trençkotlu bir adam gördü. Böylelerini hep duymuştu ama daha önce hiç rastlamamıştı. Bunlar Kore’nin yıllardır kurtulamadığı manyak sapıklardı. Genç kızları takip eder ve cinsel tacizlerde bulunurlardı. Hemen kaçmalıydı. Tam arkasını dönünce başka bir adamı gördü. ~ Ne yani?! Artık bu tur sapıklar grup halinde mi çalışıyor? Aman ne güzel. ~ Sessizce küfretti. Önündeki adam diğeri kadar iri durmuyordu. Hedef tamamdı. Çenesine tüm gücüyle yumruğu geçirdiği gibi koşmaya başladı. Takip etmediklerinden emin olana kadar koşmayı düşünüyordu.
Daha 15 metre olmamıştı ki bir elin bileğinden yakalayıp çektiğini hissetti. 3 kişi mi?! Çevresine baktı, iki binanın arasında 50-60 santimlik iki kişinin ancak sığabileceği bir bosluk vardı. Olası bir saldırıya karşı gözlerini sımsıkı kapattı ve önündeki adama rastgele tekmeler savurmaya başladı çığlığı basmak üzereyken adam eliyle ağzını kapattı. Adamın "Ne yaptığını sanıyorsun?! Bizi duyacaklar." dediğini duydu. Ne diyordu bu adam? Neden arkadaşları bizi duyacak diye korkmuştu ki? Yavaşça gözlerini açan Min Ji karşısında gayet normal bir gencin durduğunu gördü. Ve bir de ne kadar sinirli baktığını…
Bölüm sonu şarkısı: http://youtu.be/disYdQr7FBY

Üzgünüm size çevireceğim demiştim ama kendim yazdım T-T @çokkolat @ışıktoprak @faik @Nava @mutlulukhobisi @Bahar98 @ParkJeSub @xXBircanXx
clock06-19-2013, 07:32 PM
Yorum: #2
Eline sağlık Heart Çok güzel olmuş Big Grin Angel
clock06-19-2013, 07:34 PM
Yorum: #3
Ozellikle kapak çok ilgimi çekti.Big Grin
Ellerine saglik, konuyu duzenledim.^^
clock06-19-2013, 07:36 PM
Yorum: #4
WOW!! süpermiş çok teşekkürler Zeynep bayıldım devamını bekliyorum veee''Aaaaaaaaaaa Kai offffff çok taş''
clock06-19-2013, 07:41 PM
Yorum: #5
(06-19-2013 07:34 PM)mukaddes Nickli Kullanıcıdan Alıntı:  Ozellikle kapak çok ilgimi çekti.Big Grin
Ellerine saglik, konuyu duzenledim.^^
Sadece. kapak mı. yani??????????? ConfusedConfusedConfusedConfused
clock06-19-2013, 07:43 PM
Yorum: #6
Ellerine sağlık hikayeni takip etmeye başladım Smile
Diğer bölümü bekliyorum Wink Fighting
clock06-19-2013, 07:59 PM
Yorum: #7
en kısa zamanda okuycam Big Grin
bu arada bana niden teşekkür idiyon ki Tongue
clock06-19-2013, 07:59 PM
Yorum: #8
Hikayeyi sevdim. Smile Emeğine sağlık. Heart
clock06-19-2013, 08:03 PM
Yorum: #9
(06-19-2013 07:41 PM)pororoo Nickli Kullanıcıdan Alıntı:  
(06-19-2013 07:34 PM)mukaddes Nickli Kullanıcıdan Alıntı:  Ozellikle kapak çok ilgimi çekti.Big Grin
Ellerine saglik, konuyu duzenledim.^^
Sadece. kapak mı. yani??????????? ConfusedConfusedConfusedConfused

Lafin gelisi.X-D
clock06-19-2013, 08:14 PM
Yorum: #10
(06-19-2013 07:59 PM)aysegulutas Nickli Kullanıcıdan Alıntı:  en kısa zamanda okuycam Big Grin
bu arada bana niden teşekkür idiyon ki Tongue
çok güzel kapak yaptın insanların ilgisini çekiyor Big Grin








Yararlı linkler: KT Kuralları, Kore, Kore Dizileri, izle

Deneme bonusu - bahisnow - casinoslot - deneme bonusu - deneme bonusu veren siteler
melbet - dinamobet - süpertotobet - betsmove - casino siteleri - hansenmedical.com
casinoproffen.com - favorislot - https://www.phillwebb.net - aseansec.org


Site içerik sağlayıcı: Koreanturk.com (Official)