
Görüntüleme Tercihi
Konu Görünümü | Tam Görünüm
SS501 TURKEY 14. bölüm
![]() ![]() |
||
|
||
ŞEYDA İNCİ
|
||
![]() ![]() |
||
|
||
![]()
Bütün herkez otele doğru koştu.İçeri girip baktık ki Aaaahhhh inanamıyorum.Bu olamaz.Ki Bum ne yaptın sen??? Offfffffffffffffff!!!!!
Ki Bum yerede ağızından köpükler gelmiş.İnanamıyorum.İçkiden başka ne içmişti bu çocuk.Yoksa intihar mı etmek istemişti.Elinde içi dolu ağrı kesici vardı.Hyung Joon elinden ilacı aldı.Ki Bum'u sırtına aldı..Arabaya götürdü.Bizde onların peşinden hareket ediyrduk.Hyung Joon direksiyonun başına geçti.Babası öne bindi.Annesi ise arkaya bindi.Ki Bum'un başını dizlerinin üstüne koydu.Bir yandan da ağlıyordu.Onlar hemen gitmişlerdi.Bizde koşarak arabalara bindik.Hastahaneye giderken bir yandan da tartışıyorduk.Ki Bum neden böyle birşey yapmış olabilir.Bu çocuk canına kastı mı var diye cevabını sadece benim bildiğim sorular soruluyordu.Sonra hastahaneye geldik.Ki Bum çoktan sedyeye yatırılmış içeri götürülüyordu.Bizde onların arkasından koştuk.Doktor koridorda beklememizi söyledi.Hemşireler bir giriyor bir çıkıyordu.Ne olduğunu anlayamıyorduk.Uzun süreden sonra doktor çıktı. Hyung Joon:Ne oldu kardeşime.??? Doktor:Çok alkol almış ve ardından ağrı kesici almış.Ve ağrı kesici daha yeni yeni kanına karışmış ve neredeyse vücudundaki bütün kanı kirletmeyi başarmış.Az daha yetimeseydi.Oracıkta ölebilirdi. Hyung Joon Annesi:Ahhh oğlum çok şükür Allah'ım Doktor:Yalnızzzz Hyung Joon:Yalnız? Doktor :Çocuğa kan gerek söylediğim gibi vücudundaki kanın neredeyse hepsi kirlenmiş.O yüzden aranızda 0 grubu temiz kanı olan var mı? Hyung Joon:Hepimiz partiden geliyoruz.Hepimizde bir bardak kadar alkol var. Doktor:Aranızda içmeyen var mı? Hyung Joon arkasını döndü hepimize baktı. Hyung Joon:Annem babam, bana baktı. Eylül !! Eylül de içmedi. Bana doğru geldi.Omuzlarımdan tuttu. Hyung Joon:Kan grubun ne Eylül???? Ben:Ki Bum ile aynı grup. Doktor:o zaman seni hemen alalım.Hemşire, hanımefendi ile ilgilenin. Hemşire :Buyrun bayan. Hemşire beni kan almaya yerine götürdü.Büyük bir tekli koltuğa oturttu.Hafif geriye doğru yatırdı.Kolumun dirsek tarafının üstüne damarıma küçük bir iğne sapladı.Biraz canım acımıştı.Hemşire diğer koluma baktı. Hemşire: diğer koluna ne oldu? Ben:Aaa şey kırıldı.Daha bugün alçıdan çıktı.Koruması için mi ne bunu kolumu sardılar. Hemşire:Hımmmm Şimdi bayağır alçıda olduğu için o kolunda fazla kan yoktur.O zaman o kolundan alacağımız kanı bu aldığımız kolundan alıcağız Ben:Peki bu ağır kaçmaz mı? Hemşire:Öyle olucak ama zaten kendini biraz halsiz hissedeceksin.Daha sonra serum takıp seni yolluyacağız.Evine gittiğin zaman yatıp dinleneceksin tamam mı? Ben:Tamam Benden 1 buçuk ünite kan alındı. Hemşire:Tamamdır az bekle ben bunu veriyim geliyorum. Ben:Tamam bekliyorum. Başımda biraz ağrı vardı.Gözlerimi kendine bıraksam kapanınacaklardı.Sonra hemşire geldi. Ben:Çabuk geldiniz. Hemşire:Aahh!!! evet.Bekleme diye hemen götürdüm geldim.Hadi bakalım kalk. Hemşirenin boyu benden kısaydı.Orta yaşlarda tecrübeli bir hemşireydi.Ayağı kalktım.Bir anda başım döndü.Hemşire hemen tekerlekli sandalyeye oturttu.Koluma serumu taktı.Serum şişesini dizlerime koydu.Bizimkilerin yanına gitmek için yola çıktık.Asonsöre bindik. Hemşire:Senin adın Eylül değil mi? Ben:Haaa Evet! Hemşire:Nerelisin? Ben:Türkiye Hemşire:Hımmmm Türkiye'lileri severim. Ben:Sen bir de Türkiye'de ki Kore aşkını görüceksin. Hemşire:Gerçekten mi ? Ben:Evet öyle Sonra asansörden çıktık.Koridorda gidiyorduk.Sonra hemşire sola döndü.Bizimkilerin yanına götürdü.Hyun Joong başıma geldi.Ellerimi tuttu.Öptü. Hemşire:Gerçekten korkulacak birşey yok.Kan verdiği için biraz halsiz düştü.Eylül hanımın yatağına yatıp dinlenmesi lazım. Hyun Joong:Ben götürürüm onu Hyung Joon:Eylül çok teşekkür ederim.Sana çok minnetarım. Ben:Hyung Joon hiç önemli değil bunu dışarıdan birisi de yapablirdi. Hyun Joong:Hyung Joon biz otele gidiyoruz.Eylül'ün yatıp dinlenmesi azım. Young Saeng:Dikkatli olun. Hyung Joon:Jung Min sizde gidin. Jung Min:Hayır burada durucağız. Hyung Joon:O zaman Kyu Jong ile Young Saeng gidin siz.Burada beklemeniz birşeye yaramıcak.Hadi gidin siz. Kyu Jong:Tamam.Birşey olursa bizi aramayı unutmayın. Jung Min:Tamam.Ararız sizi. Young Saeng:Tamam.Biz gidiyoruz.Kendinize dikkat edin. Jung Min avucunu öpüp bana el salladı.Ben de ona el salladım.Gülümsedim.Arabaya bindik.Arabada hiç ses yoktu.....Herkes susuyordu.Belki de bu suskunluğun sebebi düşünmeleriydi.Sonra otele geldik.Hyun Joong beni kucağına aldı.Odama götürdü.Yatağıma yatırdı.Üstümü örttü.Baş ucuma oturdu.Saçlarımı okşadı. Ben:Yarın hastahaneye gidiceğiz değil mi? Hyun Joong:Sen önce kendine yarın olsun bakarız. Ben:Hadi sende git odana yatağına yat uyu. Hyun Joonn:Ben burada dursaydım. Ben:Aaaaa senin gibi uykuyu seven birisinin söylediklerine bak.Şakayı bırakalım saat çok geç oldu.Çok yoruldun.Dinlenmen gerek.Hem SS501 grubunun sana ihtiyacı var. Hyun Joong:Başkasının ihtiyacı yokmu? Ben:Benim de sana ihticayım var.İlla söyleteceksin.Hadi kalk hala oturuyorsun. Kalktı.Avucunu öptü.Bana doğru üfledi. Hyun Joong:SEni özliyeceğim. Geri döndü.Alnımdan öptü.kapıdan çıkana kadar arkasına bakarak çıktı.O kadar deliksiz uyumuşum ki.Gözlerimi açtım.Kalktım...Üstüme baktım.Hala dün geceki elbise vardı .Kalktım.Üstümü değiştirdim.Masaya baktım.Kolye vardı.Hyun Joong'un bana önceden gösterdiği kolye bu. H ve E harfi olan kolye.Kolyeyi aldım.Boynuma taktım.Bir kere de öptüm.Aşağı indim.Otelin kapısının önü kameramanlarla doluydu.İçeri girmeye çalışıyorlardı.Kameramanlara baka baka giderken ....... Kameramanlar:Eylül Deniz geçiyor.Çekin çekin.Eylül hanım sorularımızı cevaplarmısınız? Hızlı hızlı oradan gittim.Bizimkilerin yanına doğru gittim.Kahvaltı yapıyorlardı.Hyun Joong bana baktı.Sonra kolyeye baktı.Gülümsedi. Hyung Joon'un yanına gittim.Hyung Joon ayağa kalktı.Sarıldım. Ben :İyi misin? Ki Bum iyi mi ? Hyung Joon:Canım iyiyim.Ki Bum'un midesi yıkandı.Şimdi ise otelde uyuyor.Annemle baba m onun başındalar. Gel sende masaya otur.Gözlerinin altı morarmış.Biraz birşeyler ye kendine gel. Jung Min:Hadi yiyelim. Ben:Evet yiyelim çok açım. Kahvaltımızı yaptıktan sonra Ki Bum'un odasına çıktım...Kapıyı tıkladım kimse ses vermedi.İçeri girdim.Uyuyordu.Geri döndüm. Gidiyordum ki. Ki Bum:Eylül!!!!! Arkamı döndüm.Ki Bum'a baktım. Ben:Ki Bum Yanına sandelye çekipoturdum. Ki Bum:Ne zamandır burada duruyorsun. Ben:Şimdi geldim.. Ki Bum:Hımmmm!!! Ben:Ki Bum niye böyle birşey yaptın?Seni hemen hastahaneye götürmeseydik.Ölebilirdin.Alkol aldıktan sonra herhangi bir ilacın alınmayacağını gayet iyi biliyorsun. Ki Bum:Kafam yerimde değildi. Ben:Aaaa o kesin hep içiyorsun nedense. Ki Bum:Eylül lütfen dün gece hakkında konuşmayalım. Ben:İyi o zaman benim dün geceden başka konuşacak birşeyim yok.Öyleyse ben gidiyorum. Ayağa kalktım.Elimi tuttu. Ki Bum.Lütfen dur.Benim seninle konuşmam gereken şeyler var.Lütfen otur.Hatırm varsa otur. Ben:Tamam oturuyorum. Ki BuM:Bu sefer senden hem özür dilicem hem de teşekkür ediceğim.Eylül......seni geçrekten üzmek istememiştim.Ama Hyun Joong'un dün geceki dediklerinden sonra yerimde duramadım.Senin onunla görünce gözlerimin kör olmasını istedim...Eylül bana her bakışın bir kıvılcım gibi kalbime sıçradı.Her bakışında bu kalbim aleve döndü.Bu kalbim senin yanarken öyle kalıp sizi izleyemedim.Eylül size gülümseyemedim.Evet seni seviyorum.Hem de çok...senin için ailemi bile karşıma alabilirim.Ben senin için ölümü bile göze alırken.Sen beni her seferinde reddettin.Bir kenara ittin.Onlar seni tek başına bırakırken.Sana acı çektirirken seni ben düşünüyordum.Onlar düşünmüyordu.Şimdi bana cevap ver Ya onlar ya ben. Seçimini yap Eylül. Ben:Ki Bum neler diyorsun sen?Onlar dediğin kişilerin için de abinde var.Ayrıca sen benim işimden mi etmek istiyorsun.Bu mu seni beni düşünmen.Bak Ki Bum bana her ikiniz arasında seçim yap diyorsan onları seçerim.Asıl şimdi karar senin .Bana seçim yap mı diyosun yoksa yapıyım mı? Öyle ciddi ve sinirliydim ki Ki Bum bana "tamam sakinleş" dercesine bakıyordu. Ben:Ki Bum seni bekliyorum.Cevap ver. Ki Bum:IIIıııııı!!!! tamam seçim yapma.Onları seçiceğini bile bile seni kaybetmek istemiyorum.Beni sevmesen bile istemesen bile yanında olmak istiyorum.En azından bunu kendime yapamam. Ben:Ki Bum böyle yaparsan bana da acı çektiriyorsun kenidne de sana şunu söyliyim.Bundan sonra aramız önceki kadar samimi olmuyacak.Bunu bil. Ki Bum ağlamaya başladı.Aahhh! onu öyle görünce içim acıyordu.Ben de gözyaşlarımı tutamadım.Kafamı dizime koydum.Ağlıyordum.Ki Bum ağlayarak; Ki Bum:Eylül lütfen bunu bana yapma bana sırtını dönersen kendime çok kötü şeyler yapabilirim.Ayrılmam senden Eylül.Koparma beni senden. Yoksa.... Kafamı kaldırdım.Ona bağırarak; Ben:Yoksa ne Ki Bum yoksa ne?Ne yapıcaksın kendine?Kendini üzdüğün kadar beni de üzüyorsun.Şimdi de neler diyorsun?Biz seninle sevgilimiyiz?Koparma beni senden diyorsun.İki kişinin birbirini sevmesine aşk denir.Sevda denir.aramızda böyle birşeyin olmayacağını bile bile kendini ümitlendirdin.Senin benim yüzünden intihar etmen,kendi üzmen beni kahrediyor.Seni teselli edemiyorum.Çünkü.......Allah kahretsin böyle birşeyi dilim bile söyleyemiyor.Sen böyle yaptıkça bu yaptıklarının söylediklerini aklımda tekrar canlandırğım sürece sana soğuk davranacağım.Ben belki arkadaş oluruz diye düşünmüştüm.Bak biz artık kan kardeşiz.Bundan sonra belki kardeşi gibi olamayacağız.Bu kadar konuşma yeter.Sende kendini bir an önce iyilieştir. Ki Bum:Bu konuşmadan sonra kendimi toparlayabileceğimi mi zannediyorsun? Ben:Ki Bum bunu bana neden yapıyorsun.? Dizlerimin üstüne çöktüm. Ben:Senin acı çekmeni istemiyorum. Ki Bum:İstemiyor musun?Güldürme beni.Beni bu hale getiren sensin. Ayağa kalktım. BeN:Seni bu hale ben getiripte kurtaran benim.Unuttun mu ölümden sen döndün ben dönmedim.. Kapıyı çarptım çıktım.Odama gittim.Yüzümü yıkadım.Balkona çıkıp aşağı baktım.Kameramanlar gitmiş.aşağı indim.Sahilde bir banka oturdum.Sonra omuzuma bir el dokundu.Kafamı çevirdim.Hyung Joon'du.Yanıma oturdu. Hyung Joon:Ağladın mı sen? Ben:Evet.Biraz sinirlerim bozuldu. Hyung Joon:Sinirlerinin neye bozulduğunu hissedebiliyorum. Ben:Ne sence? Hyung Joon:Konuşmalarınızı duydum.İnan bana kardeşim yüzünden bu kadar çok üzülüyorsan onunla konuşurum. Ben:Bu birşeyi değiştireceğini sanmıyorum.Bu sefer herşeyi içinde yaşar.Herkese küser.Soğuk birisinden farkı olmaz.....Böyle kalsın...Ben zamana bırakmayı düşünüyorum. Hyung Joon kolunu omuzuma attı.Ben de kafamı Hyung Joon'un omuzuna kafamı yatırdım. Hyung Joon:Sen nasıl dersen öyle olsun.Bunu beraber atlatacağız.... Ben:Hyung Joon iyi ki varsın. Hyung Joon:Sende canım. O şekilde biraz oturduk.Kafamı hemen kaldırdım. Hyung Joon:Ne oldu? Ben:Ne kadar rahat oturuyoruz.Bir de otelin önünde.Ya magazinciler bizi böyle görseler fotoğraflarımızı çekseler. Hyung Joon:Canım dert ettiğin bu mu?Magazinciler herzaman heryere burnunu sokan birileridir.O yüzden onlara fazla inanılmıyor.Ayrıca bizim ne yaptığımızı kimseyi ilgilendirmez. Ben:Böyle mi düşünüyorsun? Hyung Joon:Aynen öyle düşünüyorum.İçini rahat tut. Ben:Sende rahat biri gibi durmaya çalışıyorsun.Halbuki aklın Ki Bum'da yani aklın rahat değil. Hyung Joon:Evet.Aklım onda o bir grubun lideri ve bu şekilde kendini bırakmamalı.... Ben:Evet onun için çabalıyorum....Bunu unutması için ondan uzak durucam ama daha kötü olmasından korkuyorum. Hyung Joon:Yine aynı konuya geldik.Takma kafana ben halledicem.Zamana bırak diyen sendin.Takma kafana rahat ol .Tamam mı? Ben:Tamam.Hadi içeri girelim. Hyung Joon:Ben az daha oturcam. Ben:o zaman gözlükle şapkanı takmalısın. Hyung Joon:Dalganı geç sen..Az oturacağım zaten.Hadi sen git. Ben:Tamam ... Otelin içerisine girdim.Asansöre bindim.Koridora çıktım.Odama yürüyecektim ki Yeon Ji telefonda konuşuyordu.Hemen kendimi geri çektim.Ona gizli gizli bakıyordum.Yeon Ji telefonda koşurken çok hararetli konuşuyordu.Sanki tartışıyordu. Yeon Ji:Eğer ben kendimi biliyorsam.Ben Park Yeon Ji isem o Eylül ile Hyun Joong'u ayırıcam.Hyun Joong benim olucak. Neler saçmalıyordu yine bu kız.?Arkadan Kyu Jong soruldu galiba Yeon Ji :Kyu Jong'u kim takar.Ben Kyu Jong ile Hyung Joong'a yakın olmak için çıkıyorum. Ahhhh aptal kızzzzz!!!! Koridora çıktım.Ona doğru yürüdüm. Ben:Kapat şu telefonu. Yeon Ji:Canım bekle ben sana geri dönüceğim. Yeon Ji'nin elinden telefonu aldım.kapattım. Yeon Ji:Ne yaptın sen?Ver şunu .... Ben:Konuşalım mı biraz? Yeon Ji:Tamam olur ben de seninle konuşmak için gelicektim. Ben:Gel benimle Yeon Ji:Burada konuşmak istiyorum. Ben:Tamam sen daha demin telefonda ne konuştun?Duyduklarım doğrumu ? Umursamaz bir tavır ile ; Yeon Ji:Evet doğru. Ben:Sen.......Sen nasıl bir kızsın?Nasıl böyle birşey düşünebiliyorsun?Hatta yapmayı planlıyorsun? Yeon Ji:Bana bak Eylül bana karışamazsın. Ben:Eğer Hyun Joong bir konunun içindeyse karışırım.Unuttun mu?Hyun Joong benim.... Yeon Ji:Bunu duymak beni kahrediyor.Şimdi beni iyi dinle.Hyun Joong'tan ayrılacaksın.Yoksa neler yapıcağımı hayal bile edemezsin. Ben:Hyun Joong'tan ayrılmazsam. Yeon Ji:O zaman SS501 grubu bozulmuş 5 parçaya bölünmüş olucak. Ben:Na... Nasıl yani? Yeon Ji :Yani eğer Hyun Joong'tan vazgeçmezsen Hyun Joong ile aramızda birşey varmış gibi herkeze yansıtırım.Hyun Joong'un bana zorla birlikte olmak istediğini ve beni bunun için tehdit ettiğini herkeze söylerim. Başımdan aşağı kaynar sular dökülmüştü. Ben:Neeeee??? Böyle birşey yapamazsın. Yeon Ji:İnan bana benim için çok kolay olucak.Kara senin .Yada SS501 grubunun kaderi senin elinde. SS501.....Obların birbirlerinden kopmasına izin verememBencilce kendimi düşünemem.Onlar benim için bir elde 5 parmak gibi.O 5 parmakların hepsi kesilmesi o elin bir işe yaramayacağı anlamına gelir.Onların birbirlerinden kopmasına sebeb olamam. Ya Hyun Joong o ne düşünecekti.?Ne yapacaktı.? Yeon Ji:Cevap bekliyorum Eylül. ............................14.BÖLÜM SONU.......................... Yazan:Şeyda İNCİ |
||
![]() ![]() |
||
|
||
![]() |
||
« Eski Konular | Yeni Konular »
|
Yararlı linkler: KT Kuralları, Kore, Kore Dizileri, izle
Site içerik sağlayıcı: Koreanturk.com (Official)